Doğada Giyim Nasıl Olmalı?
Her türlü doğa sporunda giysilerinizin vücut ısınızı doğru ısıda tutması, güvenli ve konforlu bir faaliyet geçirebilmeniz için doğadaki sıcaklık değişikliklerine kolay adapte olmanıza yardımcı olması gerekir. Bunun için doğada dikkat edilmesi gereken; üç farklı katmandan oluşacak şekilde giyinmektir. Bu katmanlar şu şekilde anlatılabilir:
İç Katman (Temel Kat)
Bu kat ilk önce giyilen ve tene direk temas eden katmandır. Bu kat nemi dışarıya çabuk verebilmeli ve böylece nemin vücudumuza temasını önleyerek gereksiz ısı kaybını önleyebilmelidir. Islak bir iç çamaşır kuru bir iç çamaşıra göre yaklaşık 25 kat daha hızlı ısı kaybetmemize neden olabilir. Ayrıca çabuk kurumalı, ıslakken de izolasyon yeteneğini korumalı, esnek ve rahat olmalıdır. Geçmişte temel katman olarak yün iç çamaşırlar kullanılmaktaydı ve tek seçenekdiler. Halen kullanılmasına rağmen yün, ağır olması, su tutması ve tende rahatsızlık yaratması nedeniyle fazla tercih edilmez. Günümüzde sentetik kumaşlardan yapılma giysiler kullanılmaktadır. Bu kumaşlardan üretilmiş giysiler yüne göre çok daha iyi sonuçlar verirler.
Orta Katman (Yalıtım)
Orta katmanın görevi vücudumuzun ürettiği sıcaklığı koruyabilmektir. En iyi izolatör malzeme durağan havadır. Bu yüzden bu katmanda havayı tutabilecek malzemeler kullanılır. Bu katmanda yün giyim malzemeleri kullanılabilmekle birlikte yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı sentetik giysiler daha uygundur. Ülkemizde bu tip kumaşlara genel olarak polar ismi verilmekle beraber bu isim Malden Mills firmasının ürettiği ve en çok bilinen sentetik kumaş olan Polartec’ten türemiştir. Bu tip malzemeler farklı amaçlar için farklı kalınlıklarda üretilirler. En büyük özellikleri sağladıkları izolasyone göre hafif olmaları, çok az su emmeleri, çok çabuk kurumaları ve ıslakken bile izolasyon sağlamaya devam etmeleridir. En büyük dezavantajları ise geniş gözenekli yapılarından dolayı rüzgara karşı dayanıksız olmalarıdır. Günümüzde Gore-tex in üreticisi Gore gibi bazı firmalar, 2 ince polar katmanı arasına rüzgar geçirmez bir film tabakası lamine ederek ürettikleri Windstopper benzeri kumaşlarla bu sorunu çözmüşlerdir. Bu tip polar giysiler çok yüksek performansa sahip olmakla beraber normal polarlara göre fiyatları daha yüksektir. Bunun dışında polar cekelerin dış kısmına Pertex gibi microfiber bir rüzgar geçirmez bir kumaş ekleyerek ceketlerin rüzgar geçirme sorunu çözmeye çalışılmıştır. Bu tip Pertex destekli polarların Windstopper ceketlere göre dezavantajları ise daha ağır olmaları ve yağmur geçirgenliklerinin olmasıdır.
Orta katman genelde yelek ya da ceket şeklinde olur. Önden fermuarlı bir malzeme, havalandırmayı kolaylaştıracağından, tercih edilmelidir. Ayrıca orta katmanda kullanılan giysilerin de hareketi engellememesi gereklidir. Genelde bir kalın giysi yerine iki ince giysi giymek daha yararlıdır. Böylece birini çıkarma şansımız olacağından vücut ısımızı kontrol etmek kolaylaşacaktır. Daha soğuk iklimlerde dolgu malzemeli ceketler, parkalar ya da yelekler kullanılabilir. Bu ceketlerde dolgu malzemesi olarak tüy ya da sentetik malzemeler kullanılır. Bu tür dolgu malzemeli ceketlerin kullanıldıkları kumaş ve dolgu malzeme cinslerine göre kullanılabilecekleri koşullar ve performansları da farklılık gösterecektir. Doğal dolgu malzemeleri kullanılan (kaz tüyü gibi) mont ve yelekler daha hafif olacak, kolay şekilde torbasına küçültülebilecek, performansları daha iyi ve ömürleri daha uzun olacaktır. En büyük dezavantajları ıslandıkları zaman ısı yalıtımlarının kalmamasıdır. Bu bakımdan sentetik dolgu malzemeleri kullanılan mont ve yelekler avantajlıdır. Sentetik dolgu malzemeli montlar daha ucuz olmalarına ve ıslandıklarında bir miktar ısı yalıtımı sağlayabilmelerine rağmen, performans olarak kaz tüyü montlar kadar iyi değildirler, ömürleri daha kısadır ve kolay sıkıştırılmazlar. Kaz tüyü montların ıslanmaya karşı dayanıklıklarını artırmak için günümüzde üreticiler Gore-tex gibi nefes alabilen kumaşlardan istedikleri verimi alamadıklarından Dryloft benzeri kumaşlar üreterek su geçirgenliği düşük ve performansı yüksek ürünler üretmişlerdir.
Vücut ısımızı korumak için gerekli en önemli malzemelerden biri de şapkadır. Kafa bölgesi kılcal damarların yüzeye en yakın olduğu bölgelerden biridir ve bu yüzden kafadan radyasyon yoluyla sürekli ısı açığa çıkar. 4 Co de vücut ısımızın %50’sini ve -15 Co de ise vücut ısımızın %75’ini kafamızdan kaybedebiliriz. Bu yüzden şapka ya da bere kullanmak vücut ısınızı ayarlamanızda en önemli giysilerden olacaktır. Daha soğuk havalarda başlık yerine gözler dışında tüm başı ve yüzü kaplayan; balaklava dediğimiz ürünler de kullanılabilir. Yazları ise başınızı ve yüzünüzü güneşin ısı ve ışınlarından koruyacak bir şapka kullanmak önemlidir.
Ellerden meydana gelen ısı kaybı da çok yüksektir ve bu yüzden onları da korumak çok önemlidir. Bunun için eldiven ya da mitten denilen tek parmaklı eldivenler kullanılabilir. Tek parmaklı eldivenler özellikle çok soğuk havalarda, tüm parmakları (baş parmak dışında) bir arada tuttuğu, için daha uygundur. Soğuk hava şartlarında iç, orta ve dış katmanları aynen eldivenlere de uygulamak mümkündür.
Dış (Koruyucu) Katman
Dış katmanın amacı orta katmanı yağmur, kar ve rüzgar gibi dış etkenlerden korumaktır. Bu malzemeler üstte ceket ya da uzun parka, altta ise pantalon ya da salopet şeklinde olabilir. Yapı olarak bu malzemelerin vücudu havalandırmaya yatkın olarak üretilmiş olmaları gerekir. Ceketlerin önden çift yönlü fermuara sahip olması ve koltuk altı fermuarları olması aranan özelliklerdir. Ayrıca fermuarların kolay çalışması ve yağmura karşı korunmalı olması, malzemenin bol sayıda ve geniş cepleri olması da önemlidir. Aynı şekilde pantalonların da yandan boydan boya fermuarlı olması hem havalandırmayı, hem de giyip çıkarmayı kolaylaştıracaktır. Ayrıca ceketimizin koruyucu ve kafamızla birlikte hareket edebilen, gerektiğinde kaskla da beraber kullanılabilecek iyi bir başlığa sahip olması da önemlidir. Dış katman olarak kullanılacak malzemelerin diğer bir özelliği de hareketi kısıtlamamalarıdır.
Tamamen su geçirmez malzemelerden üretilmiş giysiler ilk bakışta bu katman için uygun gözükebilirler. Burada atlanan nokta insan vücudunun dışarıya sürekli, özellikle hareket halindeyken, su buharı atmasıdır. Dışarıdan gelen suyu içeriye geçirmeyen bir kumaş içerideki su buharının da dışarıya çıkmasını engelleyecektir. Böylece dışarıdaki sudan korunmaya çalışırken kendi vücudumuzun ürettiği su buharı bizi ıslatacaktır. Nefes alabilir/su geçirmez kumaşlar bu sorunu ortadan kaldırmak için üretilmiştir. Nefes alabilir/su geçirmez malzemelerden en bilineni Gore-tex, polytetrafluoroethylene (PTFE) den meydana gelen ve mikroskopik gözenekleri olan bir film tabakasıdır. Nefes alabilirlikten kastedilen bu su buharını dışarıya atabilme özelliğidir. Gore-tex piyasadaki tek su geçirmez-nefes alabilir malzeme olmamakla birlikte en çok kullanılan ve en iyi performansı gösteren üründür. İnce bir zar şeklinde olan Gore-tex genelde bir dış kumaşla birleştirilerek kullanılır. Bu dış kumaşın da suyu kaydırıcı özelliği olması gerekir. Ayrıca dış giysilerde sürtünmenin fazla olduğu bölgelerde cordura veya benzeri kumaşlar kullanılabilir.
Ana olarak iki çeşit Gore-tex giyim malzemesi vardır; iki katlı ve üç katlı. İki katlıda Gore-tex zar dış kumaşla birleştirilmiş ve en içe bir astar kullanılmıştır. Üç katlı olanda ise Gore-tex zar bir dış ve bir iç katla birleştirilmiştir. İki katmandan oluşan ürünler genel olarak daha yumuşaktırlar, şehir ve daha hafif kullanım için daha uygundurlar. Üç katmandan oluşan ürünler ise ayrı bir astara ihtiyaç duymadıkları için daha hafiftirler ve genel olarak dağcılık uygulamalarında kullanılmak için dayanıklı olduklarından daha uygundurlar.
Dış katman olarak kullanılacak giysilerde dikiş noktalarının içeriden bantlanmış olması suyun bu noktalardan içeri sızmaması için gerekli bir özelliktir.
Dış katmanın en önemli görevlerinden biri de rüzgarı geçirmemesidir. Çok soğuk havalarda dışı Gore-tex ya da benzeri bir malzeme ile kaplanmış kaz tüyü ya da sentetik parkalar giymek te mümkündür.
Tozluklar
Tozluklar ayakkabılarımızla pantalonumuz arasındaki boşluğu kar, su, çamur, toprak ve çakıl gibi etkenlerden korumak için kullanılır. En iyi ayakkabı bile diz derinliğindeki karda tozluk olmadan bir işe yaramayacaktır. Fermuarla kapanan tozluklar günümüzde yerlerini önden velcro ile kapanan tozluklara bırakmaya başlamıştır. Ayakkabı altından geçen kısımlarda neopren uzun ömrü ve kullanım kolaylığıyla dikkat çeker. Tozluk seçerken ayakkabıya iyi oturmasına ve alt kısmında ayakkabıyla tozluk arasında fazla boşluk kalmamasına dikkat etmek gerekir.
Tozluklar genelde su geçirmez malzemelerden yapılır. Nefes alabilir / Su geçirmez kumaşlar tozluklarda da bazı açık avantajlar sunar. Genelde tozlukların ayakkabı kısmını kaplayan alt kısımları Cordura gibi yıpranmaya karşı daha dayanıkl ve daha kalın malzemelerden yapılır.
Tozlukları, kullanım yerine ve ihtiyacınıza göre farklı boyut ve şekillerde bulabilirsiniz. Dağcılıkta kullanılan tozluklar genelde diz altı boyunda olan ve tercihen nefes alabilen kumaştan üretilmiş tozluklar iken, yurt dışında kuru ve sıcak mevsimlerde kullanılmak üzere daha kısa boylu olan ve basit yürüyüşlerde kullanılan tozluklar ve çok soğuk ve yüksek yerlerde yapılacak faaliyetlerde kullanılmak üzere daha kapalı ve dolgu maddesi ile desteklenmiş, ayaklarınızı sıcak tutması amaçlanan tozluklar da üretilmektedir.
Kaynak :http://www.zirvedagcilik.net/ |
İlk Yorumu Siz Yapın